b
sayfasından devam
16-) Lâ tuharrik Bihi lisaneke lita'cele Bih;
Onu
dilinle tekrar etme, Onu acele (muhafaza) için. (A. Hulusi)
16 - Depretme
ona dilini iyvedinden onu. (Elmalı)
Lâ tuharrik Bihi lisaneke lita'cele Bih
artık dilini oynatma, acele etmek amacıyla dilini oynatma.
17-) İnne'aleyna cem'ahu ve Kur'âneh;
Muhakkak
ki Onu cem' etmek ve Onun okunması bize aittir. (A. Hulusi)
17 - Çünkü
bize aittir onun cem'i ve Kur'an ı. (Elmalı)
İnne'aleyna cem'ahu ve Kur'âneh hiç
şüphe yok ki onu toplayacak ve okuyacak olan biziz. Onun toplanması da,
okunması da dile getirilmesi de bize aittir.
18-) Feizâ kare'nahu fettebı' Kur'âneh;
Onu
okuduğumuzda, Onun okumasına tâbi ol! (A. Hulusi)
18 - Biz
okuduk mu o vakit takip et o Kur'an ı. (Elmalı)
Feizâ kare'nahu fettebı' Kur'âneh
biz onu sana sunduğumuzda, okuduğumuzda, gösterdiğimizde, aktardığımızda,
seyrettirdiğimizde; sen onun okunuşunu, gösterilişini, seyredilişini izle,
seyret sadece. Veya oku, devam et, takip et.
19-) Sümme inne 'aleyna beyaneh;
Sonra,
muhakkak ki Onun beyanı (açığa çıkarılması) da bize aittir. (A. Hulusi)
19 - Sonra
bize aittir yine onun beyanı. (Elmalı)
Sümme inne 'aleyna beyaneh sonra onu
açıklamak veya onu delillendirmek, onun belgelerini getirmek bize düşer.
Bu ayetler nasıl anlaşılacak, Bu
ayetler tefsir tarihimizde iki şekilde anlaşılmış. Biri bağlamdan kopuk
cumhurun, çoğunluğun anlayışı, biri de sadece geçmiş tarihlerde ilk
otoritelerden Taffale ait olan okuyuş. Bağlama ait, bağlamla birlikte, bağlamın
içinde siyak ve sibak, önü ve arkasıyla birlikte alakalı olarak okuyuş.
Biz Taffal in bağlamın içindeki
okuyuşunu tercih edersek eğer -ki naçizane tercihim o- nasıl anlaşılır? Şöyle
anlaşılır; ağzını açma siciline kayıtlı günahlar için mazeret uydurma.
Sicilinde kayıtlı bunlar, hepsini bir bir kaydettik, görüntüledik 3.000 boyutlu
kamerayla. Off..! dediğinde, Ah..! dediğinde kayıtlı. Onun için mazeret
uydurmaya kalkma. Amellerini toplayıp kaydetmekte, onları aktarıp sana
seyrettirmek, göstermekte bize düşer. Sen sadece gösterdiğimizi izle, gerisine
karışma. Yani öyle dil çabukluğuna getirip de, çeneni oynatıp ta öyle
günahlarına mazeret bulmaya, üstlerini örtmeye, başkalarının gözünü kaydırmayı
falan amaçlama. Kaydettiğimizi belgelemek de bize düşer. Sümme inne 'aleyna beyaneh onu
belgelemek, onu açıklamak, onu delillendirmek te bize düşer.
İkincisi ise çoğunluğun.
Bağlamdan kopuk okuyuşu, zaten onun manasını verdim Said Bin Cübeyr’in, İbn.
Abbas’tan rivayetine dayanır bu okuyuş. Peygamberimiz gelen ayetleri ezberlemek
için acele ediyormuş, bu aceleden dolayı da peygamberimize bu ayetler inerek
acele etme, dilini oynatma denilmiş. Bu rivayetlere dayalı bir okumadır
çoğunluğun okuyuşu. Fakat doğrusu baştan sona bağlamla birebir, iç içe olan
okuma Taffal’in okumasıdır ve gerçekten de Belil'İnsanu
'alâ nefsihi basıyrah (14) bilakis insan kendi kendini gözetleyen bir
varlıktır. Ona şahide ne gerek var. Kendi kendine şahit olarak yeter. Kur’an da
öyle demiyor mu? kefa
Bi nefsikel yevme aleyke Hasiyba (Şehiyda değil)(İsra/14) sen bugün sana
şahit olarak yetersin, başkasına gerek yok. Evet.
[15. ayete
geri dönüldü]
15-) Ve lev elka me'aziyreh;
Mazeretlerini
öne sürse bile (bir şey değişmez)! (A. Hulusi)
15 - Dökse
de ortaya mazeretlerini(Elmalı)
Ve lev elka me'aziyreh isterse
mazeretler ileri sürsün kendi kendine şahit olarak, gözetleyici olarak insan
yeter zaten.
16-) Lâ tuharrik Bihi lisaneke lita'cele Bih;
Onu
dilinle tekrar etme, Onu acele (muhafaza) için. (A. Hulusi)
16 - Depretme
ona dilini iyvedinden onu. (Elmalı)
Lâ tuharrik Bihi lisaneke lita'cele Bih
ey insan yarın Allah’ın huzuruna heba edilmiş, Allah’ın verdiği fırsatları
çürütmüş, kurutmuş ve yok etmiş bir insan olarak çıkıp ta nefsi levvame,
kendini kınayarak çıkıp ta dilini oynatarak hesabını aceleye getirerek
kurtaracağını sanma kendini. Lita’cele
Bih, dilini böyle acele acele oynatıp ta diliyle dişin arasında bir şeyler
söyleyip yırtacağını sanma.
17-) İnne'aleyna cem'ahu ve Kur'âneh;
Muhakkak
ki Onu cem' etmek ve Onun okunması bize aittir. (A. Hulusi)
17 - Çünkü
bize aittir onun cem'i ve Kur'an ı. (Elmalı)
İnne'aleyna cem'ahu ve Kur'âneh
“lam”ı tarifli gelmediği yerlerde Kur’aneh
ifadesi, bu Kur’an a delalet etmez. Zaten o da açıktır., orada gözüküyor. Ne
diyor? O amellerini toplamak ve onu sana okumak, okutmak, yani sana
seyrettirmek, haydi seyret, amellerini sen oku demek bize ait.
18-) Feizâ kare'nahu fettebı' Kur'âneh;
Onu
okuduğumuzda, Onun okumasına tâbi ol! (A. Hulusi)
18 - Biz
okuduk mu o vakit takip et o Kur'an ı. (Elmalı)
Feizâ kare'nahu fettebı' Kur'âneh
biz onu sana seyrettirirken sen onu seyret, izle. Başka bir şey yapma.
19-) Sümme inne 'aleyna beyaneh;
Sonra,
muhakkak ki Onun beyanı (açığa çıkarılması) da bize aittir. (A. Hulusi)
19 - Sonra
bize aittir yine onun beyanı. (Elmalı)
Sümme inne 'aleyna beyaneh sonra biz
onun belgelerini getireceğiz. Elin şahitlik yapacak, ayakların şahitlik
yapacak, gözün şahitlik yapacak, ay şahit olacak, güneş şahit olacak, yer şahit
olacak. Dolayısıyla şahit bol, delillendiririz biz onu.
20-) Kellâ bel tuhıbbûnel'acilete;
Hayır!
Bilakis siz aceleyi (peşin olanı, dünyayı) seversiniz; (A. Hulusi)
20 - Hayır
hayır siz pişîni seviyorsunuz. (Elmalı)
Kellâ yo..! böyle yapma ey insan,
böyle yapma. bel
tuhıbbûnel'acileh senin problemin ne biliyor musun ey insanoğlu, sen
peşin olanı seviyorsun. Sen peşin olsun da teneke olsun, veresi altın olacağına
diyen bir yapıdasın. Oysa Allah vaad ediyor. Onun için sen şimdi olsun, cehennem
olsun. yarın cennet olmaktansa mantığıyla yaklaşırsan eğer, işte olacağı budur.
Problemin budur ey insan. Allah’ın vaadine güvenmemek, Allah’ın sana olan
sözüne inanmamak, itimat etmemek. Zaten imanın ahlaki manası güvendir ey insan.
Kellâ bel tuhıbbûnel'acile acil
olanı seviyorsunuz hemen şimdi ve burada olanı çok seviyorsunuz.
21-) Ve tezerunel'ahırete;
Sonsuz
gelecek yaşamı bırakırsınız! (A. Hulusi)
21 - Ve
Âhireti bırakıyorsunuz. (Elmalı)
Ve tezerunel'ahırah ahireti de göz
ardı ediyorsunuz, sonra olanı göz ardı ediyorsunuz. Daha sonra vaad edileni göz
ardı ediyorsunuz. Ters dönmüş bilince dikkat çekiyor. Öncelik sırasını şaşırmış
bir bilinç bu. Amuda kalkmış bir bilinç. Dünyevileşmenin tarifi burada.
22-) Vucûhun yevmeizin nadıretun;
O süreçte
yüzler ışıl ışıl parlar. (A. Hulusi)
22 - Nice
yüzler o gün ışılar parlar. (Elmalı)
Vucûhun yevmeizin nadırah o gün öyle
yüzler vardır ki ışıl ışıl parlayacak.
23-) İla Rabbiha nazıreh;
Rablerine
nazırdırlar! (A. Hulusi)
23 - Rabbine
nâzır. (Elmalı)
İla Rabbiha nazıreh tarifsiz bir
biçimde rablerine bakacaklar, nazar edecekler.
Bu nazırah’ı intizar olarak
anlamış mu’tezile mezhebine mensup olan alimlerimiz. Fakat ne gerek var, Yani
intizar, beklemek demek. Cennet bekleme yeri değil ki, bulma yeri. Cennette de
bekleyecekse nerede bulacak. Dolayısıyla böyle bir yoruma gerek yok. Allah’ın
görülmeyeceğini söyleyen ayetler, bu dünyada bu gözle görülmeyeceğine kesin
delalet ederler ki, doğrudur. Fakat ukba, ahiret farklı bir düzlemdir. Zaten o
düzlemde iman ettiklerimizi göreceğimiz, Kur’an ın genelinden çıkarılan bir
sonuçtur. Çünkü gayb orada müşahede olacak, şahadet olacak.
24-) Ve vucûhun yevmeizin basiretun;
O
süreçte nice yüzler de asıktır! (A. Hulusi)
24 - Nice
yüzler de o gün ekşir pusarır. (Elmalı)
Ve vucûhun yevmeizin basirah bazı
yüzlerde vardır o gün, umutsuzca donup kalacak, donakalacak.
25-) Tezunnu en yuf'ale Biha fakıreh;
(O asık yüzlüler) bellerinin
kırılacağını hissederler! (A. Hulusi)
25 - Anlar
ki kendilerine bel kıran yapılır. (Elmalı)
Tezunnu en yuf'ale Biha fakırah
başlarına dehşet bir felaketin geldiğine artık akılları iyice kesecek. Tezunnü;
akılları kesecek. Zannedecekler diye çevirmiyorum, çünkü zan yakıyn in bir
aşağısıdır ve Kur’an ın bir çok yerinde inanacak anlamına gelir, inanma
anlamına gelir. Burada iyice akılları kesecek.
26-) Kellâ izâ beleğatitterakıye;
Hayır!
(Can) köprücük
kemiklerine ulaştığında; (A. Hulusi)
26 - Hayır
hayır ne zaman ki o can köprücüklere dayanır. (Elmalı)
Kellâ izâ beleğatitterakıy evet..!
Kella nın burada manası evet. Yani Ferra nın dediği gibi. Evet, kesinlikle
evet. Can boğaza gelip dayandığı zaman.
Kişinin ölümü kendi kıyametidir,
can boğaza gelmesi kıyamet isimli surenin ayetlerinin arasında ne geziyor
derseniz; Küçük kıyamettir insanın ölümü de ondandır. Derim Efendimizden gelen
böyle bir de rivayet var.
[Ek bilgi: Beynin çalışması
…Esasen din dediğimiz olgunun
temeli de beynin yeni bölümlerinin devreye girmesi ve bu bölümlerin çalışması
suretiyle elde edilecek yeni güçler gerçeğine dayanır.
Beyinde ki tüm fonksiyonlar
beyin hücreleri arasında ki bir bio elektrik faaliyetten başka bir şey
değildir.
Ruh’ta oluştuğu iddia edilen
tüm haller aslında ruhta değil beyinde oluşmakta. Ruh ise beynin tüm hasılatını
her an yüklemekte olduğu halogramik yapılı, bir tür hologramik ışınsal beden.
Zikir dediğimiz zaman yani
Allah’a ait olarak bilinen bir manayı tekrar ettiğimiz zaman; Beyinde ilgili
hücre grubunda bir bio eletrik akım meydana geliyor. Ve bu bir tür enerji
şeklinde bir tür hologramik ışınsal bedene yükleniyor. Aynı zamanda siz bu
manayı tekrara devam ederseniz, yani bu kelimeyi tekrara devam ederseniz bu
defa bu kelimenin tekrarından oluşan bio elektrik enerji daha güçlenerek yeni
hücre birimlerini devreye sokuyor. Bu tekrara daha uzun süre devam ettiğinizde
ise devreye giren yeni hücre grupları
dolayısıyla beyninizde yeni manalar oluşmaya başlıyor. İşaret ettiği yeni mana
istikametinde yeni anlamlar beyninizde açığa çıkmaya başlıyor.
Ayrıca bu tekrarlardan oluşan
hem mana hem de enerji bir tür hologramik ışınsal bedenimize yüklendiği için
fizik beden ötesi yaşamımız daha farklı bir düzeye erişiyor.
Dünyada ama olan ahirette de
amadır (İsra/72 ayetinde işaret edilen gerçek, anladığımız kadarıyla bu noktayı
bize fark ettirmeye çalışmaktadır.
Zira beyin ne düzeyde çalışır
ne düzeyde gerçekleri görmeye geçerse; O açılımı aynen bir tür hologramik
ışınsal bedene, yani ruha yükleneceği için Ve ruh da beynini yitirdikten sonra
asla yeni bir kaqyıt alamayacağı için Dünyada açılmayan beyinlerin meydana
getirdiği ruhlar için ölüm ötesi yaşamda asla açılma imkanı yoktur. denilmek
istenmiştir.(İnsan ve sırları bölümler. C/1 – Ahmed Hulusi)]
Devam ediyor d sayfasına geçiniz.
Kıyamet
suresini toplu olarak BURADA
bulabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder