(a)
sayfasından devam
7-) Ze'amelleziyne keferu en len yüb'asû* kul
bela ve Rabbiy letüb'asünne sümme letünebbeünne Bima 'amiltum* ve zâlike
'alAllâhi yesiyr;
O
hakikat bilgisini inkâr edenler, asla bâ's olunmayacaklarını zannettiler! De
ki: "Hayır (yanılıyorsunuz)! Rabbime kasem ederim ki, elbette bâ's olunacaksınız;
sonra yaptıklarınızın anlamının bilgisi sizde açığa çıkacaktır! İşte bu Allâh
üzerine çok kolaydır!" (A. Hulusi)
07 -
Küfredenler asla ba's olunmayacaklarını zu'mettiler, de ki, hayır rabbim hakkı
için muhakkak ba's olunacaksınız, sonra da muhakkak yaptıklarınız size
anlatılacaktır ve o Allaha göre kolaydır. (Elmalı)
Ze'amelleziyne keferu en len yüb'asû* kul bela
ve Rabbiy letüb'asünne sümme letünebbeünne Bima 'amiltum kâfirler
zannettiler ki yeniden diriltilmeyecekler, bir daha diriltilmeyecekler.
Öldükten sonra diriliş yaşamayacaklar. De ki onlara; yoo..! asla yanılıyorsunuz.
Rabbime yemin olsun, Allah’a, rabbime and olsun ki mutlaka yeniden
diriltileceksiniz. Sonra yaptıklarınızın, yapıp ettikleriniz hepsi size bir bir
haber verilecek.
ve zâlike 'alAllâhi yesiyr BU
varya bu Allah’a çok kolaydır. Siz ne zannettiniz, zor mu zannettiniz. Siz
Allah’ı takdir edememişsinizi probleminiz bu. Ahireti inkâr etmek, Allah’ı
takdir edememektir. Öldükten sonra dirilmeyeceğini zannetmek, Allah’ı takdir
edememektir.
Kur’an ahlakı, eylem ahlakıdır
dostlar. Aslında bu ayetin bütününden bu anlaşılıyor. Eyleminizden yola çıkarak
Allah not verecek.
8-) Feaminu Billâhi ve RasûliHİ venNûrilleziy
enzelna* vAllâhu Bima ta'melune Habiyr;
Esmâ'sıyla
hakikatiniz olan Allâh'a, Rasûlüne ve inzâl ettiğimiz Nûr'a (ilme) iman edin! Allâh yaptıklarınızı
(B sırrınca)
Habiyr'dir. (A. Hulusi)
08 -
Onun için siz Allaha ve Resulüne indirdiğimiz nûra iman ediniz ve Allah her ne
yaparsanız haberdardır. (Elmalı)
Feaminu Billâhi ve RasûliHİ venNûrilleziy
enzelna O halde Allah’a iman edin, onun elçisine iman edin ve
indirdiğimiz nûra iman edin, ışığa iman edin.
Dikkat buyurun, vahiy kalbin
ışığıdır. Vahiy nûr olarak geçiyor burada. Işıksız göz kör olur değil mi.
İsterse çok iyi görsün. Hiç ışık yoksa göz hiçbir şeyi görmez. Gönül de
öyledir, vahiy ışığı olmadan yürek gözü görmez, kör olur.
vAllâhu Bima ta'melune Habiyr Allah
yaptıklarınız her bir şeyden haberdardır.
9-) Yevme yecme'uküm liyevmilcem'ı zâlike
yevmütteğabun* ve men yu'min Billâhi ve ya'mel salihan yukeffir 'anhu
seyyiatihi ve yüdhılhu cennatin tecriy min tahtihel'enharu halidiyne fiyha
ebeda* zâlikelfevzul'azıym;
Toplanma
süreci için sizi bir araya getirdiği süreç!, işte o Teğabun (aldanışların apaçık fark edilip yaşanacağı) sürecidir! Kim, Esmâ'sıyla hakikati olan Allâh'a iman
eder ve imanının gereğini uygularsa; onun kötülüklerini ondan siler; onu
altından nehirler akan cennetlere, içinde sonsuza dek kalmak üzere dâhil
eder... İşte bu aziym kurtuluştur! (A. Hulusi)
09 -
Sizi o dernek gününe dereceği gün ki o gün Teğabün günü (kâr ve zarar günü)
dür, her kim Allaha iman eder de yaraşıklı iş yaparsa Allah onun kabahatlerini
örter de onu altından ırmaklar akar Cennetlere kor, öyle ki Ebediyen onlarda
kalmak üzere, işte büyük kurtuluş odur. (Elmalı)
Yevme yecme'uküm liyevmilcem' toplanma
günü O sizi bir araya toplayacaktır. Buradaki “lâm” tevkıt lamı derler buna.Toplanma
günü o sizi bir araya toplayacağında diye de çevirebiliriz bunu. Ekımıs
Salate lidülukiş Şemsi ila ğasekılleyl (İsra/78) ayetinde ki “lâm”
gibi aynı. O örnek aklıma geldi şu anda.
zâlike yevmütteğabun O gün
karşılıklı aldanış günüdür. O dehşet gün var ya etteğabün sureye adını veren
ayet, ibare geldi. O gün aldanış günü. Teğabün işteşli bir fiil. Aldanışın
şiddetle hissedileceği gündür diye de çevirebilirim bunu. El Ğabn; bir mala
değerinden daha az paha biçmek manasına gelir. Ahiretteki aldanışın çift yönlü
doğasına delalet eder. Ki bu fakirin görüşüdür. Yani her aldatma özünde bir
aldanmadır. Yani birini aldattığınızı düşünüyorsunuz, veya birinin birini
aldattığını düşünüyorsunuz. Aslında kendini aldattı, kendinden başka kimseyi
aldatmadı. Bu ayet bu fakire göre şuna delalet eder. Dünyada aldattığını
zannedenler ahirette kendini aldattığını ayan açık fena bir biçimde
anlayacaklar. İşte yevmütteğabun bu.
Yani başkalarını aldattığını zannederler, ama kendilerini aldatırlar. işte o
gün açığa çıkacak.
ve men yu'min Billâhi ve ya'mel salihan
yukeffir 'anhu seyyiatihi ve yüdhılhu cennatin tecriy min tahtihel'enharu
halidiyne fiyha ebeda kim Allah’a iman ederse, salih amelle bu imanı
taçlandırırsa, yani usulü, yani niyeti, yani amacı, gayesi meşru olan bir rıza
için bir değer ortaya koyarsa, Ne olacak? yukeffir 'anhu seyyiatihi Allah onun günahlarının
üzerini örtecek, çizecek daha doğrusu. Yani günah işlemesin yok, O günahlarının
üstünü çizdirmek istiyorsa böyle yapsın. Önce Allah’a güvensin, sonra salih
amel ortaya koysun. Allah’ın razı olacağı işler yapsın.
ve yüdhılhu cennatin tecriy min tahtihel'enhar
Allah onu tabanından ırmakların çağladığı cennetlere koyacak, hem de halidiyne fiyha
ebeda içinde ebediyen kalmak üzere.
zâlikelfevzul'azıym kurtuluşun
tarifini mi istiyorsun ey insanoğlu, işte kurtuluş bu. hem de büyük kurtuluş
bu. Senin defterinde kurtuluşun tarifi nasıl? O tarife bak, bir de Allah’ın
tarifine bak. örtüşüyorsa problem yok. Çatışıyorsa tarifini sil, Allah’ın
kurtuluş tarifini yaz ve unutma kariyer planlaması yapacaksan Allah’ın tarifi
üzerinden yap.
[Ek bilgi; Bakın bu konuda bir
hadis okuyayım;
1 - Ömrümüz bize verilen en büyük emanettir. Hayatımızı Allah bize onun
süresini belli etmeden, ne zamana kadar olduğunu demeden bize vermiş ve ey
kulum, sen sana verilen bu ömürle beni razı edeceksin, haydi bakalım demiş.
İşte peygamberim gibi demiş, bizi peygamberinin önünde tutmuş. Yasalarla
belirlenen gibi demiş, Kur’an’ın huzurunda tutmuş. Çevrende bulunanlarla
beraber demiş görsel âyetlerinin huzurunda tutmuş. Evet bir ömür vermiş ama
bunun faturası ve hesabı sorulacak demiş. İşte yarın bir hesap birimi olarak bu
bize mutlaka sorulacak. Ömrünü nerede ve ne şekilde harcadın?
2 - Öğrendiklerimizden hesaba
çekileceğiz. Neler öğrendik? O öğrendiklerimizi neden öğrendik? O
öğrendiklerimizle neler yaptık, ne ameller işledik? Bunlar hesap sorusuymuş.
Neler öğrendik? Eşya isimleri, plaka numaraları, şehir isimleri, artist
isimleri, sokak isimleri, nehir isimleri, futbolcu isimleri, araba ve
markaları, basınlar ve yayınlar, aktüaliteler, müzikler..! Peki nerde kullandık
bunları? Ne işe yaradı bu öğrendiklerimiz?
3 - Malınız kazanma ve harcama
yerleriniz. Nereden kazandı bölümü var ya şu anda gerçekten insan zorlanıyor.
Nereden kazandı acaba? Adam biliyor aslında oradan mal kazanılmaz. İslâm ona
kazanç demez. Ama insanlar bunu hiç düşünmüyorlar, olsun yeter ki diyorlar.
Gelsin de nereden gelirse gelsin diyorlar.
4 - Vücudumuz, sıhhat ve
âfiyetimizden sorulacak. Sağlığınızı nerede harcadınız? Nerede nefes
tükettiniz? Gözünüzün ferini nerede tükettiniz? Nerede gırtlak patlattınız?
Nerede burun çektiniz? Kimlere ve nelere kulak verdiniz? Sırtınızı kimlere ve
nerelere dayadınız? Nerede harcadınız sıhhat ve âfiyetinizi? Bunların hesabını
vermeden oradan bir adım bile atamayacaksınız. (Ali Küçük – Besâiru-l Kur’an)]
10-) Velleziyne keferu ve kezzebu BiâyâtiNA
ülaike ashabunnari halidiyne fiyha* ve bi'selmasıyr;
İnkâr
edip varlıklarında mevcut işaretlerimizi yalanlayanlara gelince; işte onlar,
içinde sonsuza dek kalmak üzere ateş ehlidirler! Ne kötü dönüş yeridir! (A.
Hulusi)
10 -
Küfredip âyetlerimizi tekzip eyleyenler ise, onlar ashabı nardırlar, orada
muhalled kalacaklardır, o ise ne fena varılacak yerdir. (Elmalı)
Velleziyne keferu ve kezzebu BiâyâtiNA ülaike
ashabunnari halidiyne fiyha fakat küfre saplanan ve ayetlerimizi
yalanlayan kimselere gelince. İşte onlar ateş ehlidirler ve orada ebedi
kalacaklar.
Burada ebeda gelmemiş, halidiyne
fiyha gelmiş ama bir önceki cennetle ilgili ayette ebeda geldiği halde burada gelmemiş, onlar orada kalıcıdırlar. ve bi'selmasıyr
ve bu ne berbat bir finaldir. Böyle çevirsek olur sanırım. Ne berbat bir
sondur.
SadakAllahulaziym. {ve
ahıru da'vahüm enil Hamdu Lillâhi Rabbil alemiyn. (Yunus/10)
Dualarının sonu da
"Âlemlerin Rabbi Allah'a hamdolsun." diye şükretmek
olacaktır.(Elmalı)}
Teğabün(1-10) ayetlerinin sonu.
Teğabün
suresi (1-10) ayetlerini toplu olarak BURADA
bulabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder