19 Temmuz 2012 Perşembe

İslamoğlu Tef. Ders. HACC (032-038)(105-D)


C sayfasından devam

32-) Zâlike ve men yuazzım şeairAllâhi feinneha min takvel kulub;

        İşte böyle... Kim Allâh'ın kurallarına saygı duyup uyarsa, muhakkak ki o, şuurun korunmak istemesi sonucudur. (A.Hulusi)

32 - Bu budur, her kim de Allahın şeairine -kurbanlıklarına - tazîm ederse şüphesiz o kalplerin takvasındandır. (Elmalı)


Zâlik sözün özü işte şudur; ve men yuazzım şeairAllâhi feinneha min takvel kulûb Allah’ın sembollerine sarılarak onları yücelten herkes iyi bilsin ki, sembollerden gerçek anlamını, semboller, bu Allah’ın sembolleri gerçek anlamını müminin kalbinde ki takvada, yani Allah’a karşı sorumluluk şuurunda bulur. Bu semboller gerçek anlamını.

ŞeairAllah; Allah’ın sembolleri manasına gelir. Yalnız hac için kullanılır bu ibare. Kur’an da sadece hac için kullanılır. Haccın sembolik tabiatına bir atıftır adeta. Diğer ibadetlerden farklı olarak hac, gerçekten de sembollerle dolu bir ibadettir. Semboller parmaklardır, parmaklar ayı gösterirken aya bakarlar parmağa değil. Bu göstergeler gerçek anlamını müminin kalbindeki Allah bilincinden alırlar. Çünkü bunlar birer levhadırlar. Bu levhalar nereyi gösteriyorsa oraya bakacaksınız. Bunların anlamı müminin kalbinde ki Allah şuurudur, Allah korkusudur, Allah sevgisidir.

Çıkış noktası yürekteki iman, çünkü burada min takvel kulûb, min ve ila harfi cerleri Arap dilinde çıkış ve varışı temsil ederler. Min çıkış, ila; varıştır. Burada çıkış noktasını gösteriyor. Nedir bu? müminin kalbinde ki Allah şuuru. Çıkış noktası. Tevhidi sembolize eden Kâbe de varış noktasıdır. Ki zaten bir sonraki ayette ona dikkat edecek.


        33-) Leküm fiyha menafiu ila ecelin müsemmen sümme mahıllüha ilel Beytil 'Atıyk;

        Onlarda sizin için belli bir ömür süresince faydalar vardır... Sonra onların varacakları yer Beyt-i Atik'tir (en eski şerefli hür ev - Beytullah - kalp). (A.Hulusi)

33 - Sizin için onlarda muayyen bir zamana kadar bir takım menfaatler vardır, sonra da varacakları yer Beyti ‘atika müntehîdir. (Elmalı)


Leküm fiyha menafiu ila ecelin müsemme sarıldığınız bu semboller, sonu yasa ile belirlenmiş bir süre doluncaya kadar size yarar sağlamayı sürdürürler. O yararlar nedir, daha önce görmüştük. Hatırlayınız, daha önce o yararların menafi’a lehüm (28) ayette birer birer saymıştık. sümme mahıllüha ilel Beytil 'Atıyk işte varış noktası da burada. Çıkış noktası müminin kalbinde ki şuurdu. Varış noktası da burada mahıll. Bu sembollerin gösterdiği güzergahı izleyenin varış yer, varıp duracağı yer nedir? El Beytil ‘Atıyk. Özgürlük mabedidir.

İşte mahıll, açtı, çözdü anlamına gelen halle kökünden gelen bir isim, ismi zaman, ismi mekan ve mastar, mutlak mastar. Yani mutlak varış, varış yeri, varış zamanı anlamına gelir. Güzergah, sembollerin götürdüğü güzergaha delalet eder. Yani bu sembollerin yolunu takip ettiğiniz zaman sizi Kâbe ye, özgürlüğe götürecektir. Kâbe neyi temsil eder? Allah’ın tekliğini, Allah’ın varlığın merkezi olduğunu temsil eder. Onun için çıkış yeri müminin kalbi, varış yeri ise Allah’tır. İşte insan-Allah ilişkileri arasında sembollerin değeri. Eğer sembolleri doğru okursanız sizi alıp Allah’a götürür.


        34-) Ve likülli ümmetin ce'alna menseken liyezkürusmAllâhi alâ ma razekahüm min behiymetil en'am* fe ilâhuküm ilâhun vahıdün feleHU eslimu* ve beşşiril muhbitiyn;

        Allâh ismini anmaları için, kurbanlıklarla rızıklandırdığımız her ümmete bir mensek (ibadet yeri - Rahmânî hakikatin gereği) kıldık... Sizin ilâh olarak düşündüğünüz, Ulûhiyet sahibi TEK'tir! Bu durumda O'na teslimiyetinizin farkında olun! Teslimiyet ve itaati fark etmeye müsait olanları müjdele! (A.Hulusi)

34 – Ve her ümmet için, Allahın kendilerine merzuk kıldığı enam behimesi üzerine ismini zikretsinler diye bir mabet yapmışızdır, imdi hepinizin tanrısı bir tek tanrıdır, onun için yalnız ona teslim olan Müslüman olun ve müjdele o muti', mütevazı'ları. (Elmalı)


Ve likülli ümmetin ce'alna menseken liyezkürusmAllâhi alâ ma razekahüm min behiymetil en'am ve biz her ümmet için kurban kesmeyi bir ibadet kıldık ki bu vesile ile onun kendilerine rızk olarak verdiği hayvanlar üzerine Allah’ın ismini ansınlar.

Mensek; Kurban kesme anlamına gelir. Aynı zamanda kurban kesme yeri ve zamanı anlamına gelir. Menasik hac ibadetlerine özgü olarak kullanılır. Onun için hac ibadetinin her birine, haccı oluşturan her bir ibadete de mensek ya da hepsine birden haccın menasikleri denilir.

fe ilâhuküm ilâhun vahıdün feleHU eslimu bakın, ilahınız tek bir ilahtır, o halde yalnız O’na teslim olun. ve beşşiril muhbitiyn ve sen de ona boyun eğenleri onun rızasıyla müjdele.


        35-) Elleziyne izâ zükirAllâhu vecilet kulubühüm ves sabiriyne alâ ma esabehüm vel mukıymis Salâti ve mimma razaknahüm yünfikun;

        Onlar ki, "Allâh" anıldığında o anlam şuurlarında haşyet oluşturur... Kendilerine isâbet edenlere sabredenler ve salâtı ikame edenlerdir... Kendilerini beslediğimiz yaşam gıdalarından, başkalarına da bağışlarlar. (A.Hulusi)

35 - Ki Allah anıldığı vakit kalpleri oynar, ve kendilerine isabet edene sabırlı ve namaza devamlıdırlar ve kısmet ettiğimiz şeylerden infak da ederler. (Elmalı)


Elleziyne izâ zükirAllâhu vecilet kulubühüm onlar ki ne zaman Allah yanlarında anılsa kalpleri saygıyla ürperir, tir tir titrer. Tüm sembollerin gerçek anlamlarını aldıkları mümin yüreğinin nasıl bir yürek olması gerektiğini işte bu ayet tasvir ediyor. Böyle bir yürek sembollere anlamını verebilir. Allah’ın adı anıldığında, Allah’tan söz açıldığında içleri ürperir. Allah’a karşı saygı ile dolarlar.

ves sabiriyne alâ ma esabehüm ve başlarına gelen şeye sabrederler. Tabii yüreğinden güç alanlar başlarına gelenlere de direnç gösterirler. vel mukıymis Salâti ve mimma razaknahüm yünfikun üstelik salâtı ikame eder, namazı kılarak Allah’a karşı esas duruşlarını bozmazlar ve bir de kendilerine verdiğimiz rızktan cömertçe sarf ederler. Yani insan – Allah ilişkisini ve insan – insan ilişkisini sıkı korurlar. İnsan – Allah ilişkisinin sembolü olan namazı, insan – insan ilişkisinin sembolü olan zekatı ve sadakayı iyi yerine getirirler.


        36-) Velbüdne ce'alnaha leküm min şeairillahi leküm fiyha hayr* fezkürusmAllâhi aleyha savâff* feizâ vecebet cünubüha fekülu minha ve et'ımül kania vel mu'terr* kezâlike sahharnaha leküm lealleküm teşkürun;

        Develeri de sizin için Allâh'ın kurallarından kıldık; sizin için onlarda hayır vardır... Ön ayaklarından biri bağlı olarak ayakta iken, Allâh'ın ismini zikredin (hatırlayın)... Yere yıkıldıklarında da, onlardan yeyin ve orada bulunanlara da, isteyen kimseye de yedirin... İşte böylece onları size boyun eğdirdik ki şükredesiniz. (A.Hulusi)

36 - Hem o bedeneler, o gövdeli hayvanlar - var â biz onları Allah şeâirinden kıldık, sizin için onlarda hayır vardır, binaenaleyh ön ayaklarının biri bağlı olarak bir düzüye üzerlerine Allahın ismini anın, yanları yere yaslandığı vakit da onlardan yiyin, kanaatliye ve isteyene ıt'am da edin, o böyle onları size müsahhar kıldı ki şükür edesiniz. (Elmalı)


Velbüdne ce'alnaha leküm min şeairillahi leküm fiyha hayr Hayvanların kurban edilmesine gelince, biz onu sizin için içerisinde nice hayırlar barındıran Allah’ın simgelerinden biri olarak ibadet kılmışızdır.

İki kere leküm geçiyor ayette. Sizin için yani. Cahiliye de kurbanlık hayvanlar daha önce de dikkat çektiğim gibi bırakılırdı, yenilmezdi. Yani Allah’ın koyduğu yerden alınır Allah hayvanı insana müsahhar kılmış, insanın emrine amade kılmış, ama onlar hayvanı kutsallaştırırlardı. İşte ona bir atıf bu.

fezkürusmAllâhi aleyha savâffe o halde saf saf, sıra sıra diz çöktürülen hayvanları kurban ederken Allahın adını anın, hatırlayın. Yani Allah adına kurban edin, Allah’tan başkası adına değil.

Buradaki savâffe Taberin’in bize naklettiğine göre Mücahit ve onu izleyen ilk müfessirlerce devenin kurban ediliş şekli olarak tefsir edilmiş. Deve diğer hayvanlar gibi yatırılarak kurban edilmez. Ön ayaklarından biri bağlanır ve sıra sıra başı dik olarak durur. Zaten devenin başı öyle yatırılacak gibi bir başta değil. Yani onuruyla Allah yoluna kurban edilir. Dolayısıyla develerin sıra sıra kurban için dizildiği bir manzarayı arz ediyor ayeti kerimenin burası.

feizâ vecebet cünubüha fekülu minha ve et'ımül kania vel mu'terr artık onların yanları yere gelince, zaten devenin kurban edildiği de buradan anlaşılıyor. Yanları iyice yere gelince, daha doğrusu yanlarını yerden kaldıramaz hale gelince. Çünkü ancak kan boşaldıktan sonra deve büyük bir gürültüyle o kitle yere devrilir ve o zaman artık canının çıktığına hüküm verilebilir. İşte ona bir ima burada. Yanları yere gelince ondan siz de yiyin, ihtiyacını belli eden ya da etmeyen herkese de yedirin. Yani müşriklerin yaptığı gibi Allah’ın devesi diye piyasaya salıp bırakıp ta insanların istifadesine engel olmayın.

kezâlike sahharnaha leküm bu böyledir. Zira biz onları sizin yararınıza amade kılmışızdır. Yani sizin için yaratmışızdır. Sizin için yarattığımızı putlaştırmayın, dokunulmaz kılmayın. Yani keramet hayvanda değil, keramet Allah’tadır. Onun için hayvana, yani sembole bakıp ta sembolize ettiği gerçeği unutmayın. Parmağa takılıp ta parmağın gösterdiği yeri unutmayın. lealleküm teşkürun umulur ki şükredersiniz.


        37-) Len yenalAllâhe lühumüha ve lâ dimauha ve lâkin yenalühüt takva minküm* kezâlike sahhareha leküm litükebbirullahe alâ ma hedaküm* ve beşşiril muhsiniyn;

        Onların etleri de kanları da Allâh'a asla erişmez; fakat sizden O'na takva (itaatle elde edilecek yararlar) ulaşır... İşte böylece (Allâh) onları size boyun eğdirdi ki; size hakikati fark ettirdiği kadarıyla Allâh'ı tekbir edesiniz... Muhsinleri müjdele! (A.Hulusi)

37 - Elbette onların ne etleri, ne kanları Allaha ermez, velâkin ona sizden olan takva irecektir, böyle onları size müsahhar kıldı ki size yolunu gösterdiğinden dolayı Allah’ı tekbir ile büyükleyesiniz, ve müjdele o vazifelerini güzel yapan Muhsinleri. (Elmalı)


Len yenalAllâhe lühumüha ve lâ dimauha onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır. ve lâkin yenalühüt takva minküm fakat sizden O’na ulaşan yalnızca O’na karşı gösterdiğiniz derin sorumluluk bilinci, yani takvanızdır.

Açık değil mi. Yine aynı konuya döndük. Semboller sembolize ettikleri hakikatlerden alırlar değerlerini. Hayvanların kanı, eti değildir Allah’a ulaşan. O’ndan bağımsız bir değeri yoktur zaten sembollerin. Onun için aya bakın aya. Parmak ayı gösterirken aya bakın parmağa değil. Cama bakmayın camdan bakın ki dışarıyı göresiniz. O=nu diyor burada.

kezâlike sahhareha leküm litükebbirullahe alâ ma hedaküm böylece onları sizin yararınıza amade kıldı. Size yol gösterdiğinden dolayı Allah’ın yüceliğini layıkıyla takdir edesiniz. ve beşşiril muhsiniyn ve sen ey peygamber iyileri, O’nun rızasıyla müjdele, O’nun sevgisiyle müjdele.


        38-) İnnAllâhe yudafi'u anilleziyne amenû* innAllâhe lâ yuhıbbü külle havvanin kefur;

        Muhakkak ki Allâh iman edenlere sahip çıkar! Muhakkak ki Allâh hiçbir hain (emanete ihanet eden) ve nankörü (verileni değerlendirmeyeni) sevmez! (A.Hulusi)

38 - Haberiniz olsun ki Allah iman edenler tarafından müdafaa edecektir, çünkü Allah her hangi bir hâini, nankörü sevmez. (Elmalı)


İnnAllâhe yudafi'u anilleziyne amenû Hiç kuşku yok ki Allah inanıp güvenenleri savunur. innAllâhe lâ yuhıbbü külle havvanin kefur çünkü Allah ihaneti karakter edinmiş hiçbir nankörü sevmez.

Allah’ın dinini kendisine dert edinenin diyordu efendimiz Hakim’in Müstedrek’in de naklettiği Buhari şartlarıyla sahihi saydığı bir haberde Allah’ın dinini kendisine dert edinenin özel dertlerini Allah satın alır. Allah’ın dinini dert edinmeyeni de derdiyle baş başa bırakır.

Nasıl ama dostlar, ne müthiş bir çıkış yolu değil mi, ne muhteşem bir formül değil mi. Aslında bu formül üzerinde çok durmak lazım.

Muharrifler mücedditleri hurafeleri reddettikleri için suçlarlar. Bu ayete dikkat ederseniz eğer odur. Oysa ki kendileri hakikate ihanet ederek kutsallık icat etmişlerdir. Allah’ın kutsal kılmadığını onlar kutsal kılmışlardır. Allah kendisine teslim olanları savunur. Demekle aslında cenabı Hakk kendi emir, kendi çizdiği sınırlar içinde kalanlara yönelik maddi manevi her türlü saldırıya karşı onları savunur denilmek istenmiştir. Ki nasıl savunacağını bir sonraki ayette görüyoruz.


Devam ediyor E sayfasına geçiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder